Lavanta Deresi ve Lisinia Tabiat Parkı

Merhaba herkese
Ayağımın tozu ile ve büyük bir heyecanla bu yazıyı yazıyorum. Bugünkü yazımın konusu eşsiz güzelliği ile LİSİNİA DOĞA PARKI ve LAVANTA DERESİ

Lisinia Tabiat Parkı Burdur Sırtlanı

Lavanta Deresi Burdur Lisinia 

Lisinia Burdur Doğa Parkı

Lavanta Deresi Lisinia Tabiat Parkı

Geçtiğimiz hafta Burdur'da idim. Burdur'un tarihi yerlerini ve doğal güzelliklerini gezmek amacıyla yapmış olduğum gezide şahane bir proje ile karşılaştım. Projenin mimarı Öztürk Sarıca bey ile de kısa bir röportaj yapma şansım oldu ki bunu instagramda takipçilerim ile paylaştım.

Öztürk Sarıca asıl mesleği veterinerlik olan bir doğa aşığı. Hayatını insanlara ve Burdur'a adamış bir gönüllü. Ailesinden 5 kişiyi kanserden kaybedince başlamış onun bu şahane projeye adım atışı. İnsanlar için en iyi ve güzeli bulmak, onu koruyup sürdürmeyi misyon edinmişler ailecek. Projede en çok dikkatimi çeken şey aile olarak bu projeyi yapmış olmaları ve kesinlikle bağış, yardım v.s. kabul etmemeleri. Geliri nereden sağlanıyor derseniz doğal yollardan üretilen sağlıklı yağlar, sabunlar, kremler, çaylar gibi şeyler satılıyor ve kazanılanlar projenin devamı için kullanılıyor. Lisinia Doğal Yaşam Ürünleri benim çok dikkatimi çekti mutlaka sizlerin de çekecektir.

Burdur gölünün suyunun azalıp yok olması Lisinia projesi ve Lavanta Deresi projelerinin çıkış noktası olmuş. Öztürk bey 2005 yılında Burdur gölünün kıyısında bir tabiat parkı kurmuş, burada insanlara kanserden korunmak için doğal olanı kullanmanın ve doğal yaşamanın önemlerini anlatıyor, aynı zamanda yaralı haldeki hayvanları tedavisini üstlenip tedavileri bitince de doğaya salıyor.

Aslında proje o kadar kapsamlı ki hangisini anlatsam bilemiyorum. Öztürk bey bu projeye başlarken  ardıç ağacından çok etkilenmiş; en olumsuz zor şartlarda bile büyümesini sürdüre bilen ardıç ağacı en sulak yerde de en kurak yerde de hayatını sürdürebiliyor. Ardıç kuşları da ardıç tohumlarını yiyor ve sindirimin ardından dışarı atıldığında toprakta çimleniyor ve bu şekilde ardıç ağaçları en zor şartlarda da olsa çoğalıyor. Bu düzeni gözlemledikten sonra bizde Burdur için neler yapabiliriz diye düşünüp suyu çok az tükettiği halde bir çok faydası olan ve eşsiz güzelliği ile herkesi kendine hayran bırakan lavanta deresini oluşturmuşlar. Türkiye'de bulunan en büyük lavanta tarlaları gene bu Lisinia Projesi kapsamında ve bu sene binlerce yerli ve yabancı turist bu tarlaları ziyaret etmiş.

Lisinia Tabiat Parkında Kanser evi ve kanser piramitleri de var. Kansere sebep olan maddelerin özellikle kimyasalların insanlar üzerindeki etkilerini görseller kullanarak anlatılmış hali sergileniyor. Burada özellikle öğrenciler olmak üzere herkese eğitimler veriliyor. Lisinia Doğa Parkı bünyesindeki tarım alanlarında ilaçsız ve doğal Burdur yöresine ait tohumlar kullanılıyor.

Lisinia Projesini ve Lavanta Deresini herkesin mutlaka görmesini tavsiye ediyorum ve sizleri o muhteşem yerlerdeki fotoğraflar ile baş başa bırakıyorum.

Son olarak Öztürk Sarıca bey iyi ki varsınız!!!  ve inşallah sizin gibi insanların sayısı çoğalır. Çocuklarımıza güzel bir gelecek bırakabileceğimiz umudunu yeşerttiniz bende.  Yolunuz açık olsun...